Liseden Arkadaşlar
“Hitchcock’un ünlü bir lafı vardır: ‘Her zaman iyi olmak
zorunda değilim, iyi olmam gerektiğinde iyi olayım yeter,’ der.
Benim ise hiç ünlü olmayan bir lafım vardır: ‘Her zaman
iyi olmak zorundayım çünkü ne zaman iyi olmam gerektiği
hakkında hiçbir fikrim yok, ben kesin ıskalarım.’ Ki ıskaladım
da…”
Beden dersinin olduğu gün formasının altına eşofman giyenler, siyah-beyaz tüplü televizyona Commodore 64 bağlayan dedeler, sevdiği kıza açılırken ölecekmiş gibi olup da ölmeyenler, lise hayatı denilince gözünün önüne Amerikan Pastası filmi gelip gerçekte The Shawshank Redemption’ı yaşayanlar, kolay çarpılıyor diye Pi’yi 3 değil de 5 alanlar, bakkala gidiyorum diye evden kaçanlar, mavi tikli official ulaklar yani dırdırcı teyzeler… Çete işlerinden uzak durmaya çalışan Selçuk lisenin en belalı adamına karşı mücadele ederken bulur kendini. Mahalleden Arkadaşlar’ının da katılımıyla olaylar içinden çıkılmaz bir hâl alır.
Çalgı Çengi, Düğün Dernek filmleri ve Kardeş Payı, İşler Güçler gibi dizileriyle tanıdığımız Selçuk Aydemir, Liseden Arkadaşlar‘da okuyucuyu lise sıralarına götürüyor.